TEMA Vakfı 13 -19.Kasım Erozyonla Mücadele Haftasını 30 yılın ardından yeniden “Türkiye Çöl Olmasın” sloganıyla karşıladı. Ülkemizin dört bir yanında TEMA Vakfı gönüllüleri, hafta boyunca, çevrimiçi webinar, stant çalışmaları, eğitim sunumları ve toprak yürüyüşü gibi çeşitli etkinliklerle kamuoyunun dikkatini tüm canlılara hayat veren toprağın, suyun, ormanın, havanın önemine ve insan kaynaklı iklim krizine dikkat çekmeye çalıştı.
Aydın İsmet Sezgin Parkında toplanan TEMA Vakfı gönüllüleri; Gerekli hazırlıkları yaptıktan sonra, Polis Teşkilatımızın sağladığı güvenlik tedbirleri ile Batı Gazi Bulvarını takiben, Nobel Ödüllü Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Aziz SANCAR Matematik Parkına kadar “Toprak Yürüyüşü” yaptı. Park’ta yürüyüş katılımcılarına TEMA Vakfı, İklim krizi, konularında bilgi verildi.
İklim krizi ile ilgili görüşlerini sorulan TEMA Vakfı Aydın İl Temsilcisi Mehmet ÖZDEMİR Önce uluslararası Paris anlaşmasını, sonrada çözümlerini anlattı; “2015 yılında Fransa’nın başkenti Paris’te, 197 ülkenin katılımı ile BM İklim Değişikliği Konferansı’nın 21.si gerçekleştirilmiştir. Bu konferansa katılan ülkeler arasında ülkemiz Türkiye de yer almıştır..
İklim krizinin önüne geçmek ve ortalama hava sıcaklığı artışını 1.5 santigrat derece ile sınırlandırmak, mümkünse 2 santigrat derecenin üstüne çıkmamak amacıyla 192 ülke bir anlaşma imzalamıştır.
Türkiye, 2015 yılında Paris Anlaşması’nı imzalayarak destek vermiş, ancak iç hukuk onay süreci devam etmiş, 7 Ekim 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Kararı ile anlaşma onaylanarak iç hukukumuz da resmiyet kazanmıştır.
Anlaşma, küresel sıcaklık artışını endüstri öncesi seviyelere göre 2°C’nin altında tutma hedefini taşımaktadır. Ayrıca, 1.5°C’lik bir sınırlamanın sağlanması için de çaba gösterilmesi gerektiği belirtilmektedir.
Anlaşma, ülkelerin sera gazı emisyonlarını azaltma taahhütlerini içerir.
Türkiye, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarının artışını %21 oranında azaltma taahhüdünde bulunmuş ve bu taahhüdünü daha sonradan güncelleyerek %41’e çıkarmıştır.
İklim krizinin etkisiyle; ülkeler küresel iklim krizine çare ararken; Amerika’da, Avusturalya’da, Avrupa’da ve ülkemizde orman yangınları yaşandı. Doğu Afrika’da 20 milyon kişi kuraklık ve diğer doğa olaylarının etkisiyle gıda güvensizliği ile karşı karşıya kaldı. Pakistan’da yağmurlar yoğun seller, on milyonlarca kişiyi etkiledi .Milyonlarca kişi yerinden, çok sayıda kişi canından oldu. Somali’de, Kenya’da milyonlarca kişi kıtlığın, açlığın etkisiyle ülke içinde göç etti komşu ülkelere sığındı.
Ülkemizde İklim krizine karşı koymanın çaresi; Topraklarımıza, mevcut su ve orman varlıklarımıza sahip çıkmaktır. Öncelikle, eğimi %15 daha büyük arazilerde eş yükselti eğrilerine göre teraslama yapılarak, vakit yitirilmeden fidan dikilmeli, dikilen fidanlara bakılmalıdır. Yol kenarları üç, dört sıra ağaçlandırmak, öncelikle ve ivedilikle, nehir ve akarsu havzaları, baraj çevreleri ağaçlandırılmalı, nehir, baraj çevreleri ve orman alanlarında madencilik faaliyetlerine izin verilmemelidir. Köy ve mahalle yollarının genişleyeceği de düşünülerek komşu mülkiyet sahiplerine gelir getirecek fidanlar dikilmeli, dikilecek fidanlar görünüm güzelliği oluşturmalıdır.
Şehirlerimizde betonsuz, geniş parklar, toplantı alanları oluşturulmalı, yağmur suları kanalizasyon sisteminden ayrılmalı, depolanmalı, göletler oluşturulmalı, park ve bahçelerin sulanması için kullanılmalıdır.
Devletimiz ve yerel yönetimler, temiz enerji için devlet binalarında ve konutlarda güneş enerji panelleri yapılmasına zorunluluk getirmeli, teknik ve ekonomik destek vermelidir.
İklim krizi ve küresel iklim değişikliğinden kurtulmanın yolu, fosil yakıtlardan uzaklaşmaktan geçmektedir” dedi. Katılımcılara, güvenliği sağlamada özverili çalışan, destek olan, polislerimize teşekkür etti.

Türkiye Çöl Olmasın.
Mehmet ÖZDEMİR TEMA Vakfı Aydın İl Temsilcisi